12 Aralık 2013 Perşembe

Galatasaray-Juventus / Yenilen Golde Kadame Hatası Üzerine

Galatasaray'ı tebeik etmek lazım.Dakika 85'e kadar patates tarlası gibi bir sahada geçen mücadelede galibiyetin Türk tarafı lehine olması herkesi mutlu etmiş olmalıdır.

Futbol en az bir hatanın kabul edilmediği bir alandır.90 DK boyunca hatasız giden bir maçta yapacağınız tek hata sizi geriye düşürebilir.

UCL Son grup maçında Juventus'un durumu ise tam da böyle.85 k hem defans hem hücum anlamında baskılı oynayan Juve maçın genelinde hiç hata yapmadı.Andrea Pirlo'nun eksikliğinde Pogba kritik bir hata yaparak maçın ve takımın gidişatını değiştirdi.

Aşağıdaki resimlere dikkat ediniz.

                                                                                     1


Dikkat ederseniz,Sneijder baskı kurması gereken oyuncu %100 ile baskı yapmamıştır,daha sonra Destek oyuncunun müdakesi kademeyi dağıtmıştır.



Drogba'nın yalancı koşusu gayet yerinde



Sözün Özü:Kademe ve baskı hatalarında yer alan bu gol sonucu Juventus Uefa yolcusu olmuştur.Tebrikler Galatasaray

1 Aralık 2013 Pazar

Kalecilerin Plonjon ile İmtihanı

Kalecinin kafasının yanına;kafa,bel,ayak hizasından yere gelen topu savuştırmasına plonjon hareketi denir.İyi kalecilerin plonjon yapabildiği bilinmektedir ancak yapımı efor ve teknik gerektiren plonjon israf hareketlerdendir.Cephesel hareketi doğru yapan kaleci bloke ederek topu da durdabilir.Uzaktan gelen sert şurtlarda plonjon kalecide seri ve ilk sırada bir hareket olabilir ancak plonjor esas değil istisnadır.
Örnek bir plonjon hareketi

Plonjon kalecinin önce dizlerini karnına çekerek daha sonra hareket mesafesine göre ayak ve sonra dizlerde yükselerek yaptığı sıçrama hareketidir.Bu hareket sırasında kaleci topu tutar ve kalçası üzerine düşüp [yüz ve karın üstü düşüşte olabilir] hareketi tamamlar.

Tamamiyle cesaret gerektiren bir hareket olup,olmazsa olmaz durumunda da değildir.Şov amaçlı olarak Plonjon hareketi riskli sonuçlar getirebilir ve plonjon hareketi sık sık yapılan bir hareket değildir.


29 Kasım 2013 Cuma

Hakem Atışı Nedir?


FOK:3

Yazılı olmayan bir durumdan olayı hakem oyunu durdurursa,oyuna tekrar başlayabilmek için yapılan vuruşa hakem atışı denir,şart olrak FIFA topun oyundayken yazılı olmayan bir durumun oyununun devamını engellemesi olarak ifade etmiştir. [Sahaya at girmesi ile oyunun keslimesi durumu vs ]
İki durum vardır,hakem atışı için;topun cezası sahasında olması ya da olmaması durumunda.İkinci durumda hakem oyunu topun son müdale yerinden yere bırakarak başlatır.
Ceza sahası içerisindeyse top ; oyunun durduğu anda topun bulunduğu yere en yakın kale çizgisine paralel kale alanı çizgisinde herhangi bir noktadan yapılır. [bknz: Resim : 1]





Yandaki görselde kısa kırmızı çizgi kale çizgisi , uzun kırmızı çizgi ise ceza alanı çizgisidir.
Topun son müdale noktası şekildeki gibi olmak üzere hakem atışı kullanılması durumunda sevgili hakem,kısa çizgiye paralel olacak şekilde topun durduğu mesafeye en yakın herhangi bir noktadan atış yaptıracaktır.Takdir hakkı hakemde olmak üzere bu atış her noktadan duruma göre,avantajın sağlanması adına kullandırılır.

x

26 Eylül 2013 Perşembe

Seksi bir adamın hikayesi:Ünal Başgan

İlk defa Ünal Aysal'ın ismini "Eski Açık Sarı Desene" Belgeselinde görmüştüm.En başta sarı harflerle desteklerinden dolayı teşekkür edilen Ünal Aysal bugün Galatasaray'ın başında ve hafta içi itibariyle aldığı sert bir kararla Fatih Terim'i kapı dışarı edebildi.Peki kim bu adam,bu haftada Ünal Aysal'dayız.

Bu adam kaç yaşında diyenlere?

Nettir cevabım,72 yaşında hazretleri.İstanbul doğumlu ve İsviçre Neuchatel Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunudur.Medeni Kanun İsviçre iktibas olduğunu düşünürsek bu adam işin kaynağına gitmiş almış gelmiş ilmini.Meslektaş olmak gurur verici demek isterdim ama sayın Aysal hukuk dışında genelde ticaretle uğraşmış bir serüvenin çocuğudur."Biz eskiden çok fakirdik" deyiminin tam zıttıdır aslında.E ne diyelim Allah daha çok versin.

Alo Galatasaray'a başkan olmak istiyorum,ne yapmalıyım?

Galatasaray gelenekler takımıdır.Sanıldığının aksin bir Cumhuriyet söyleminin motto edilmeyeceği araştırılırsa görülür.Bu takımın başkanı olmak için temel 3 şart vardır.

1.Galatasaray Lisesi mezunu olmak (istisnası vardır efendim biliniyor)
2.Zengin olmak
3.Bülent Tulun ile arayı iyi tutmak

Görüldüğü gibi basit bir hesapla herkes Galatasaray Başkanı olabilir.Benim için şu an en zoru 3. madde gibi duruyor zira Bülent Tulun ismi beni kulüpten itiyor ne yazık ki.Ujfalusi Türkiyeye geldiği vakit onu karşılayan Tulun,"buralar bizim bağlar" modundan çıkmadan Kulübü sahiplenene hali ve gözlüklerinin anlamsız çirkinliği beni hakkaten soğutuyor.

Özetle Ben başkan olamayacağım bunu daha iyi anladım.


Ünal Başkan nasıl oldu Ünal Başgan.

Taraftarın hafızası balık hafızası gibidir başarı gelirse,kıyamaz hemen unutuverir.Siz bakmayın Florya'da Fatih Terim nutukları atanların başarı gelince ne hale geleceklerine.Çünkü Fatih Terim'in dediği gibi "Aslolan Galatasaray'dır."Ünal Aysal ilk yıllarındaki soğuk ve futbol bilmez tavrını profesyonel ekiple halletti bir nebze.Kurduğu ekipte iş bölümü nedeniyle rahattı.Başarılar da geliyordu.Yalnız Florya'da bir aslan vardı ki kimseyi oraya yanaştırmıyordu.Neyse canım dendi zamanı gelir elbet.

Yapılan transferler,değişen yönetimler,Galatasaray seksidir sözleri,çilek masalları yumuşak tavrı pahalı güneş gözlükleriyle bir baktık ki bu adam farklı.Akil tavırları Özhan Canaydın'ı hatırlatsa da temel farkı çok sıkıntılı bir aşamada.Ünal Aysal iyi bir profesyoneldir.Bir profesyonel ise ilk olarak amatörlüğünü kaybeder ki bu bazı duyguların kaybolması demektir.Bugün Fatih Terim'i takımdan gönderen de bu ruhsal kayıplardan biridir.

Haklı mıydı,haksız mı?

İşin profesyonelliği bir yana,hukuk bakımından başkan hakedişlerini verdikten sonra istediği hocayı gönderir ve istediği hocayla çalışır.
Etik açısından ise bu hareket hiç doğru değildir.Kulübe yıllarca hizmet etmiş böylesine bir isim bu şekle sokulmamalıydı.En azından "ağlamadan" profesyonelce kovulmalıydı.Fatih Terim'i iyi bilen biri olarak şunu söyleyebilirim:"BU ADAM AFFETMEZ".


Milli Takım'a ne demeli?

İşin bu kısmında Demirören'e güvenmediğimden bir şey demek istemiyorum.Milangaz hisselerinin durumuna bakarsan Demirören için her şey iyi yolda denebilir.
Fatih Terim ise bence bu teklifi kabul etmemeliydi.Kendisinin dediği gibi "bir takımın başında hoca varken ben o takımla görüşmem" demişti.Bundan çıkan bir sonuç var.Sen bir takımın başındayken neden başka takımla görüşüyorsun?Adama sorarlar.

Belçika'nın Bağları,büklüm büklüm yolları

Belçika'ya yerleşen ve Koç'un şirketlerinde çalışmış olan Aysal genç ve dinamiktir.Maden işleriyle uğraşır ve Cumhurbaşkanlığı tarafından yüksek liyakat madalyası alır.Yıllar önce geleceğin Aziz Yıldırımı olacağını öngören gazete haberi her şeyi özetliyor.http://spor.haber7.com/spor/haber/122866-cimbomun-aziz-yildirimi-olacak

Bütün mesele,durun ben söyleyeceğim.

Para.Bugün Aysal'ı başkan yapan parasıdır.Bundan sonra başarı gelmezse para dökerim diye düşünüyor başkan.Bakalım bu filmin sonu ne olacak?




19 Eylül 2013 Perşembe

Gallerli bir Sol Bek:Gareth Bale

Geçenlerde bir arkadaşım aradı ve Galli neresi,nerenin ilçesi deyince açıklama nezaketinde bulundum.Konunun Gareth Bale'den geldiği açık ve netti sormadım ama kısa muhabbettimizde harika,efsane,teknik gibi kelimlerin geçtiği bir çok kelime duydum.Sol blokta böylesine bir oyuncunun çıkması siyasi kanadı bile alevlendirdi Türkiye'de.Uzun girizgahımızın sonu hayırlı olsun.Bu yazımızda Gareth Bale'yi kısaca anlatacağız.

Kim Lan bu herif?
Galli'li neresi dersiniz Birleşik Krallık'a(UK) bağlı 4 büyük devletten biri olan Galler'dir esasında.Başkentin Cardiff olduğu yazların yağışlı kışların ise daha da yağışlı olduğu İngiltere ikliminin hakim olduğu İngiltere adasında olan Bu ülkenin prensi Prens Charles'tir.

Böylesine yağışlı bir iklimden şekilci ve teknik futbolun oynandığı bu memlekette böylesine güzel oyuncuların 100m Euro gibi komik ve kapital paralar etmeyeceeği gerçektir.Açıkçası bir oyuncunun nu kadar etmesi binlerce oyuncuyu cepte bozuk para ile alınacak oyuncular yapmaktadır ki Madrid'in başkanı acilen İlhan Cavcav ile tanışmalıdır.

Şakalar bir yana Villas-Boas'ın özgürlükçü ve serbest rol biçtiği zamanında sol bek oynayan bir oyuncudur Bale.İndir bindirleri ve klasik 4-4-2 KANAT İngiliz oyuncularından biriydi.Hatta kendisi hakkında orta sahada her yerde oynar yorumları komik ve çok komiktir.

Kendisi hakkında yazılan makalelerde efendi çocuk,içkisi kumarı yok laflara inanmayınız efendim.Katı İngiliz ve soğuk tavırları ile kız verilmeyecek tiplerdendir.Gülücüğünün altında yatan kibir ve saçlarım mı bozuldu ya tavrı ile itici ve soğuktur.


Haklısın haklı!

Mesut Özil'in gidişi hakkında pek bir şey söylenemez.Ancelotti abimizin onu sevmediği ve çalışmak istemediği gibi bir gerçek var ortada zaten.

Bu adam bir harika diyenlere Robben gibi merkeze koşular yapabilseydi keşke diyorum.Bu onun en büyük eksiği ve Ancelotti'nin "Benim adım Anceletti , Ben Bu oyunu Bozarım" tavrı karşısında Bale'nin ne yapacağını beklemek güzel olacak.

5m Pound'a Southampton'dan transfer olduğunda Titanic'in demir aldığı bu İngiliz kasabasının takımına iyi paralar kazandırmıştır.
Redknaap ve Bale

Tottenham ve Redknapp

Tottenham'daki İlk senesinde dünyaca ünlü yıldız adaylarının arasında iğrenç bir sezon geçirir Bale efendi.Çıktığı 8 maçta 2 gol 1 asist yapmıştır.

İkinci sezonunda onu takıma dahil eden ve Sevilla ile üst üste 2 sene UEFA'yı alan Ramos efendi bavulları ile gider ve yerine Rednknapp gelir.Uzun süre sakatlık geçirir Bale ve 2008-2009 yılında 16 maçta sıfır gol,asist ile adeta fıs oyuncu olur.

Bir dahaki sezon kadroda kalan ve Ocak 2010 'da kulvar rakibinin sakatlığı ile formayı sırtına geçiren Bale bir daha asla çıkarmadı.O sezon oynadığı harika futbolla sol kulvarın önüne geçmeyi başardı.O zaman zaman açık olarak oynasa da sol bek olarak devam etmiştir.

2010-2011 sezonu ise harika bir sezondur Bale için.Şampiyonlar Liginde 4 gol 9 asist ile yıldızlaşan,ligde ise 7 gol 2 asist yapan Bale Bu çocuk adam olur dedirmiştir kendisine ve o sene Premir Lig Yılın Oyuncusu seçilir.

Beklenen adam Villas-Boas!


Villas-Boas ve Bale
Redknapp'ın deyimiyle 4-4-2 , 4-3-3 garip sayılardır.Ona göre formasyondan çok oyuncu önemlidir.Taktik kuramları sevmez ve tercih etmez.

Villas abimiz ise tam tersidir.Taktik onun için önemli ve değerlidir.İlk geldiği yıllarda 4-2-3-1 e dönen ve 4-4-2 gibi de oynayan Villas abimiz topla oynama yüzdesi yüksek olan ve pas yapan ortadan hücum eden bir takım yaratmıştır.

Villas-Boas 36 yaşında ve futbolculuk kariyeri olmayan hocalarımızdan biridir.2012-2013 sezonu geldiği takımda Bale'yi iyi analiz etmiş ve kim ne derse desin 91m Euro ile satmıştır.

Ancelotti'nin çoktur sözü,Haram malda yoktur gözü!


Ancelotti tüttürürken!
Bizler belki binlerce saat Bale'yi analiz etsek de şu anda onu değerlendirmeyi en çok bilmesi gereken Dış kapının mandalı Ancelotti abimizdir.Bir İtalyana benzemekten çok Bir İngilize benzeyen soğuk adam Ancelettoyi pek sevmem doğrusu.Hatta Meşhur Milan-Liverpool İstanbul final maçında 3-0 öndeyken bir anda yenilerek kupadan elenen abimizin suratını Youtube'dan izleyebilirsiniz.

Bu adam etse etse 10m eder!

Futbol piyasasında nominal değerlerin reel değerlerden ayrılması sorunu ekonomik bir sorun olmaktan öte kapital bir sorundur.Kapitalizmin ve tüketim değerlerinin çılgınlık seviyesine geldiği bir dönemde bir futbolcunun 100m Euro etmesi veya etmemesi sorunu yoktur.
Özetle:Alan razı veren razı kardeşim!

Bu piyasacılık şartları devam ettiği sürece binlerce oyuncu yüksek değerde satılırken böylesi yorumlar beş para etmeyecektir.Bu nedenle az bile vermişler deyip konuyu burada kapatıyor Bale abimize Real Madrid'de başarılar diliyoruz.






6 Ağustos 2013 Salı

Genel Olarak Libero

Baştan açıklayayım:Ön libero var ve arkda libero da var.Ancak isim konusunda bir yanlışlık yapılıyor.Yani kural olarak libero deyince akla kale ile defans arasında görev yapan mevki gelmelidir.Ön libero istisna ve daha sonradan çıktığı için ekstra bir önad ile belirtilmektedir.Demem o ki libero deyince akla arka libero gelmelidir.

Peki libero nedir?Kısa bir tanımla konuyu bitirelim.

Libero (futbol): defans ve kalenin arasında veya defansın arkasında süpürücü görevi yapar ve kazandığı topları hızlı bir şekilde oyuna sokar.

Ön libero: Savunmanın orta sahaya yakın bölümünde görev yapar. Rakibi orta sahada karşılayan son adamdır. Rakibin orta sahayı geçmesini engeller. Orta sahaya atılan topları kapar ve hücuma çıkan arkadaşlarına yardım eder.

1-3-3-3 Oyun Sistemi (Liberolu Sistem)

Savunma ağırlık bir sistemdir.Libero olarak adlandırılan oyuncu defans üçlüsünü organize eder,bu da savunma organizasyonlarının iyi  olmasını sağlar.Stoperler böylecek yakın adam markajı yapabilirler,son adam olarak oynayan libero markaj işe yaramazsa müdaleleri ile hata riskini düşerecektir.

Bazı taktiklerde liberonun atağa çıktığı görülmektedir.Son derece saçma bir durumdur aslında bu.Savunma ağırlıklı bir oyuncunun direkt atağa çıkıp hücuma katılması rakip takımda bir endişe yaratmaz bence.Ancak maestro bir liberonun joker olarak her pozisyonda yapacağı takviye bir hücum organizasyonunda tehlikeli sonuçlar yaratabilir.

Genel olarak savunma ağırlıklı bis sistem olan 1-3-3-3 savunmaya güç vermek üzere ortaya çıkartılmış,günümüzde modasını yitirmiştir.Özellikle bu sistem kontraatak futbolu oynayan orta sahası kalabalık takımlara karşı cinayet olabilir.Modern futbol orta sahaya dönükken bu sistemin defans ağırlıklı olması da modayı yitirmesine sebep olmuştur.

28 Temmuz 2013 Pazar

Rinus Michels ve Total Futbol

Rinus Michels...Total Futbol ekolünün kurucusu.Futbolun doğal liderlerinden birisi.Yöntem ve ekol sahibi bir teknik direktör.Barcelona'nın şu an bile yürüttüğü sistemin asıl mimarı Rinus Michels bir futbol efsanesinden de ötedir.Rijkaard'ın -ki Rijkaard'ın hocasıdır Michels - Galatasaray'da olduğu dönemde uyguladığı sistem olan 4-3-3 dizilişin asıl mimarıdır Michel.Bugün bile tartışılan beklerin oyuna katılımı tartışması Michels için cevabı basit bir meseleydi:"Herkes atak yapar ve herkes defans yapar".Temel olarak Total Futbol bu demektir zaten.Sistem hiç bir oyuncu üzerine kurulmaz yani 10 numara dizilişler yoktur ancak bu sistem dünya futboluna büyük yıldızlar,10 numaralar kazandırmıştır.

Total Futbol,topa sahip olan ve pres yapan futbolur.Kaptırılan top ani preslerle geri alınır.Futbolcunun pozisyonu saha içerisinde sürekli değişir ve süreklilik içerisinde oyun formasyonları yaratılır.Tempo yüksektir ve sonuç kadar oynanılan futbolun seyir zevki de önemlidir.Oyuncunun pas istasyonları belli ama sürekli değişebilir bir haldedir.Bir bek oyuncusu bu sistemde pas atacağı adamı bilir ancak oyunun o anki durumuna göre alternatif istasyonlarını dener.Bu durum rakip takım için sıkıntı yaratır.

Top rakipteyken süratli ve alan daraltma yöntemiyle rakibin pas istasyonları bitirilir ve böylece top tekrar size geçer.

Günümüzde yani modern futbolda totl futbolun yeri yoktur.Bugün hiç bir takım esasında total futbol oynamıyor.Çünkü modern futbol mevkiye önem veren bir sistemdir.Total Futbolda ise söz gelimi Messi'nin defans yapması yeri gelince beklerine koşması gerekmektedir.Bu ise günümüz kriterleri açısından mümkün gözükmüyor.




Yukarıdaki video 1974 Dünya Kupası Finalinde.Batı Almanya ve Hollanda arasında geçen maçtan bir video.Dkkat etmenizi istediğim nokta 0:52 snden itibaren başlıyor.Maçın o anında Hollanda neredeyse bütün takım rakip yarı sahada dizilmiş bir halde atağa çıkmış kısa paslarla rakip sahada boş alan yaratmaya çalışıyorlar.Ama ne gariptir ki Hollandanın o dönemki efsane forveti Johann Cruyff stoper(?!) mevkisinden koşarak topu ayağına alıyor ve ceza sahasına dikine koşu yapıyor.Özetle total futbol işte budur.Oyuncunun temel bir mevkisi yoktur,her mevkide oynar ve herkes atak yapar.



Yukarıdaki videoyu anlattıklarımı özetlemek adına izlemenizi tavsiye ediyorum.Görüntüler 74 Dünya Kupasından Uruguay ile Hollanda maçından.Özellikle 2:34 den itibaren izleyiniz.

Ofsayt taktiği de bu sistemde mevcuttur.(ileride anlatacağım).Ancak Rijkaard bu taktiği pek uygulamamış ve kaçınmıştır.

ÖNEMLİ NOKTALAR

1.HIZ: Bu ekolda hız en önemli unsurdur.Hem pres yaparken hem de boşluk yaratırken hızlı olmak gerekir.

2.TAKIM UYUMU: Dünyanın en iyi 11'i bile bu sisteme uzun süre adaptasyon olmadan bu sistemde oynayamaz takım uyumu ve alt başlık olarak takımdaki arkadaşlık ortamı önemlidir.

3.KONDİSYON:Topla ve ya topsuz düz asimetrik koşular,sprintler,driblingler vs vs yapabilmeniz için iyi bir kondisyonununz olmalıdır.

Barcelona ise tam anlamıyla total futbol oynamamaktadır.Dikkat edilirse Barcelonada bekler stoper tarzı oynayabiliyorlar bu orta saha bloklarına geçişte beklerin pozisyon bulmalarını oyuna katılmalarını sağlıyor ki bu durum total futbol anlayışına uygundur.Ancak Barcelona Guardiola'dan sonra bu sistemden vazgeçmiş gibi gözüktü.Geçen günlerde takıma gelen Gerardo Martino total futbol ekolünden gelen birisi.Bu sistemi uygulayan ve uygulayacak olan birisi ve ismi duyulmasa da -ülkemizde isme bakarak antrenör tercihi yapan bütün kulüplere gelsin- en doğru tercih gibi duruyor.Martino Estetik küçümsenen bir faktör diyor.Bu Barcelona'nın estetik oynamayı bilen oyuncularına ve biz sporseverlere harika bir takımın geldiğinin habercisi değil mi?

Konuya gelirsek Rinus  Michels ve onun yetiştirdiği Rijkaard,Cruyff,Gullit,Neeskens bir çırıda sayılabilir.Bu saydıklarımdan Ruud Gullit dışındakiler bu gün teknik direktörlük yapmaktadır.
2005 yılında Rinus Michels vefat eder ancak arkasında büyük bir futbol mirası bırakır.


TOTAL FUTBOL















18 Temmuz 2013 Perşembe

Futbolda Konsantrasyon

Konsantre olmak yapılan işe odaklanmadır.Futbol da beden ve zihinsel özellikler aynı anda bütünsel kullanılmaktadır.Bu durumda konsantrasyon eşiğinin iyi ayarlanması gerekir.Bu ise futbolcunun bireysel telkinleriyle olmaktadır.Yanlış bir algı ise teknik direktörün bu konsantrasyonu sağladığıdır.Bu ise teknik direktörü büyücü yapmak anlamına gelmektedir ki bu imkansızdır.Belirli kalıpları ve yöntemi olan teknik direktör ise konsantrasyon için gerekli ortamı saağlayan ve konsantre olmak için gerekli aktivasyonu veren kişidir.

Zihinsel süreç içerisinde maç öncesi belirli bir süre maça odaklanan futbolcu elbette daha başarılı olur.Zihinsel olarak hazırlanan bu süreçte her açıdan plan yapar futbolcu,bütün olasılıkları düşünür.
Her maç öncesi konuşmanızdan önce oyuncularınızdan maçı düşünmelerini ve konsantre olmalarını isteyin.Maçın önemi ne olursa olsun yaptığı işi ciddiye alan ve sisteme bağlı kalan insanlar başarılı olur,yapmanız gereken tercih hangi sistemde oynayacağınız hangi taktikle maça çıkacağınızdan çok işinizi ciddiye alıp yöntem ortaya çıkartabilmektir.Bu sebeple yaptığı işi sizin kadar ciddiye almayan,işine saygısı olmayan oyuncunuzu mümkünse takımınızdan kovun!Ukalalıkla iyi futbolculuğun yan yana gittiği futbol yapısında futbolcudan adam-adamdan da futbolcu olmaz!

Oyuncularınıza konsantre olmayı ve planlamayı iyi öğretin.Önünüzdeki maça çıkmak ve kazanmak için değil hayatın her alanında konsatre olmak için  iyi planlama yapan bir yurttaş olmak için onları bunu öğretin.Türk sporu ilerlemiyorsa disiplisinsizlik ve iş bilmezliğimizdendir bütün olanlar.Ayrıca antrenör kitlesinin hal ve hareketlerinden,sabahtan akaşama kadar amatör spor evlerinde batak,okey oynayan antrenörlerin yetiştirdiği oyuncular ancak iyi birer yancı olabilirler.

Özetle konsantrasyon antrenmanda öğrettiklerinizin zihinsel süreç içerisinde tekrar edilmesini ve oyuna odaklanmasını sağlar böylece ister istemez yapacaklarını gözden geçiren futbolcudan sahada verim alabilirsiniz.

Bir sonraki yazımda Müzik ile Konsantrasyonu anlatacağım.

Penaltı

Penaltı 10 kural dışı hareketin ceza sahası içinde yapılması ile oluşan bir direkt atıştır.Atışın yapıldığı yere beyaz nokta denir.Kale çizgisine dikine 11m uzaklıkta olmalıdır.
Penaltı atışı bir kaleciye doğru yapılır ve top kendi ekseni etrafında bir tur atana kadar ceza sahasına kimse giremez.

Top ekseni etrafında tur attıktan sonra başka bir oyuncunun şut atması durumunda gol geçerli olur,yani penaltı pas olarak kullanılabilir.Ancak penaltı atışı daima ileriye doğru olmalıdır,geriye doğru atılan bir penaltı bir kural ihali mevcuttur bu durumda atışı yapan  oyuncunun takımı aleyhine endirekt serbest vuruş kararı verilmelidir.
Atışı yapan oyuncu başka birisi ( direk dahil değil yani top direğe çarpıp geri dönerse) dokunmadan topa tekrar temas edemez atıştan sonra.

Savunmadaki kaleci: vuruş yapılıncaya kadar kale direkleri arasında kendi kale çizgisi üzerinde yüzü vuruşu yapacak oyuncuya dönük durumda bulunur." diyor FIFA.Bu şu anlama geliyor kaleci vuruş yapılmadan önce çizgi üzerinde değil önünde veya arkasında ise ve gol olmamışsa atış tekrar edilir ancak gol olursa,gol verilir.

Melo'nun kalede durduğu bu pozisyonda çizgi üzerinde durmadığı bellidir.Vuruş tekrar edilmeliydi.

Ayrıca vuruş yapılırken dış bir etken topa müdahale ederse (köpek,taraftar) atış tekrar edilir.Top direğe,kaleciye çarpıp geri dönerken dış bir etken müdahale ederse topa müdahale alanından itibaren hakem atışı verilir.


TEMDİT PENALTISI 

Sonucu,bir sonraki maçın varlığını gerektiriyorsa başka bir deyişle bir kazanan bir kaybedenin olması gerektiği maçlarda- ki genelde kupa maçları- 90dk'nın  berabere bitmesi ve uzatma imkanı varsa kullanılmış olması şartı ile ( FIFA organizasyonlarında 3-4.cülük maçında genelde uzatma oynanmaz.) seri penaltılara geçilir.Buna temdit (uzatma penaltısı) penaltısı denir. 5 li seri olarak başlar.



PENALTININ HİKAYESİ

Bu hikayeyi Müslüm Işıklar'ın kaleminden aynen aktarıyorum.
Her şey Kuzey İrlanda’nın Milford köyünde bir kalecinin zihnindeki soru işaretlerinden ortaya çıktı. Kale alanı yakınlarında dahi yapılan faullerin cezasının serbest atış olması savunma oyuncularını sürekli faul yapma kolaylığına itiyordu. Hal böyle olunca futbol gittikçe çirkinleşiyordu. Bu çirkinliğe son vermek gerekirdi.

William Mc Crum adlı bir kaleci her şeyi göze alarak penaltı kuralının oyuna dâhil edilmesi gerektiği fikrini ilan etti. “Her şeyi göze alarak” derken kimilerince “Canım altı üstü bir futbol kararı, bunun göze alınmasının ne sakıncaları olur?” denilebilir. Fakat durumun bu kadar basit olmadığı Mc Crum’ın alay konusu olması ile yaşanarak anlaşılacaktır. Söylediklerinin mantıklı olduğu ise yaklaşık on iki ay sonra anlaşılmış olacak ki, bu kural futbol edebiyatının içerisine “penaltı” adıyla alınacaktı.

ASTON VİLLA TARİHE GEÇMEKTEN KURTULMUŞ
İlk penaltı kararı kullanılması değil, daha çok kullanılamaması yönünde ses getirmiştir. Stoke City ile Aston Villa arasında oynanan mücadelede maçı 1-0 önde götüren Aston Villa’nın aleyhine verilen penaltı kararına sinirlenen Villa kalecisi, topu uzun bir degajla ağaçlıkların arasına gönderir. Top bir türlü bulunamaz ve mücadeleyi Stoke City 1-0 kaybeder. O zamanlarda şimdiki gibi temdit penaltısının olmadığı bu olaydan anlaşılıyor. Bilinen ilk penaltı golü ise 14 Eylül 1891’de Wolverhampton ağlarına gönderilmiştir. Accrington Stanley takımının John Heath adlı oyuncusu, 5-0 kazandıkları mücadelede kullandığı penaltı vuruşuyla penaltıdan gol kaydeden ilk oyuncu olarak tarihe geçmeyi başarmıştır.

İLK PENALTI GOLÜ BİR FENERLİ’DEN
Ülkemizde ise Galatasaray ve Mersin İdman Yurdu’nun efsane futbolcusu Kadri Aytaç, o dönem formasını giydiği ve yetiştiği kulüp olan Karagümrük adına kullandığı penaltıyı ağlarla buluşturamamış, böylelikle Türkiye Profesyonel Ligi’nde penaltıyı ilk kullanan ve kaçıran futbolcu olarak tarihe geçmiştir. Aytaç bu penaltıyı Vefa takımına karşı kullanmıştı.

Kadri Aytaç’ın yararlanamadığı 1959 yılındaki bu penaltının ardından, aynı sene Fenerbahçe’nin ve Milli Takım’ın unutulmaz golcüsü Lefter Küçükandonyadis, Kadri Aytaç’ın yapamadığını yapmış, Beykoz ağlarına gönderdiği penaltıyla bu anlamda Türk futbol tarihine adını kazımıştır. Fenerbahçeli Zafer Tüzün ise kullandığı 4 penaltıyı da gole çevirerek bir maçta en fazla penaltı golü kaydeden oyuncu olarak tarihe geçmiştir. Tüzün, bu golleri memleketinin takımı Eskişehirspor’a karşı kaydetmişti.

Arjantinli ünlü golcü Martin Palermo da Kolombiya’ya karşı kazanılan 3 penaltıyı gole çeviremeyerek bu alanda dünya rekorunu elinde bulundurmaktadır.
Dünya Kupası’ndaysa ilk penaltı kaçıran oyuncu Arjantinli Fernando Paternoster olurken, Meksikalı Manuel Rocquetas penaltıdan golü bulan ilk futbolcu olarak tarihe geçmiştir.

MUCİT KALECİ YOKLUK İÇERİSİNDE ÖLMÜŞTÜR
Yeniden penaltının mucidine dönecek olursak, birçok insan belki kaleciliğiyle değil, ama penaltı kuralını ortaya atışıyla adından söz ettiren bu İrlandalıya futbolun golden sonra ki en önemli kararını borçludur.

Gerçekte içerisinde siyasi, sosyal, ekonomik sebepleri barındırmakla beraber, El Salvador-Honduras Savaşı’nın kıvılcımının bir futbol müsabakasında çıkan olaylar olduğunu ve bu minvalde verilecek yüzlerce örneğin yaşandığını hatırlayacak olursak, futbolun o kadar da kulak ardı edilmemesi gerektiği realitesi net bir biçimde anlaşılacaktır. Dolayısıyla heyecanlı futbol aktivitesinin en heyecanlı kuralı olan penaltının bulucusu William Mc Crum’a futbolseverlerin bol adrenalin borçlu olduklarını ifade etmek yanlış olmasa gerek.
Fakat mucit kalecinin ölümü, buluşunun bugün yarattığı süksenin aksine oldukça sakin bir biçimde gerçekleşir. 2 Haziran 1891’de kural haline dönüşen penaltının mucidi William Mc Crum, futbola böyle bir heyecan ve varlık kazandırırken, zengin bir ailenin çocuğu olmasına rağmen, 1932 yılında yokluk içerisinde hayata gözlerini yumar. 

17 Temmuz 2013 Çarşamba

Kayseri'ye 2013-2014 sezonu 1.Devre gelecek olan deplasman takımları

Kayseri olmasak da ayırt etmek olmaz.Erciyesspor da Kayserispor'da bu şehrin takımıdır.Şehirde Özhaseki belediye başkanı olduktan sonra bu iki kulü birbirine dargın olmaz,meseleleri uzatmaz.

Bu sene Kayseri ve K.Erciyesspor'dan biri deplasman olurken diğeri Kayseri'de ev sahibi olacak.Bu şu anlama geliyor:Her hafta bir maç!Benim gibi futbol meraklısı iseniz bu bulunmaz bir fırsattır.

1.Hafta(Ağustos-2.Hafta-18)>>Kayserispor-Sivasspor
2.Hafta(Ağustos-3.Hafta-25)>>K.Erciyes-Beşiktaş
3.Hafta(Ağustos-4.Hafta-01)>>Kayserispor-Elazığ
4.Hafta(Eylül-2.Hafta-15)>>Erciyes-Akhisar
5.Hafta(Eylül-3.Hafta-22)>>Kayseri-Trabzon
6.Hafta(Eylül-4.Hafta-29)>>K.erciyes-Kayseri
7.Hafta(Ekim-1.Hafta-6)>>Kayseri-Antep
8.Hafta(Ekim-3.Hafta-20)>>K.erciyes-Fenerbahçe
9.Hafta(Ekim-4.Hafta-27)>>Kayseri-Galatasaray
10.Hafta(Kasım-1.Hafta-3)>>K.erciyes-Kasımpaşa
11.Hafta(Kasım-2.Hafta-10)Kayseri-Beşiktaş
12.Hafta(Kasım-4.Hafta-24)K.erciyes-Gençlerbirliği
13.Hafta(Aralık-1.Hafta-1)Kayseri-Akhisar
14.Hafta(Aralık-2.Hafta-8)K.erciyes-Eskişehir
15.Hafta(Aralık-3.Hafta-15)Kayseri-Eskişehir
16.Hafta(Aralık-3.Hafta-22)Kayseri-Konya
17.Hafta(Aralık-4.Hafta-29)K.erciyes-Galatasaray

Özet olarak 1.Devre Sivas-Beşiktaş2-Elazığ-Akhisar2-Trabzon-Antep-Fenerbahçe-Galatasaray2-Kasımpaşa-Gençlerbirliği-Eskişehir-Konya takımları gelecektir.

Bu şu demek oluyor Kayseri'ye ikinci devre 4 büyüklerden Galatasaray-Beşiktaş hiç gelmeyecek Trabzon ve Fener 1'er defa gelecek.Futbolseverler ilk devreyi iyi değerlendirmeli.

2.Devre gelecek takımlar >>Bursa2-Karabük2-Kasımpaşa-Antalya2-Sivas-Elazığ-Trabzon-Fenerbahçe-Konya-Antep-Rize2-Gençlerbirliği takımları gelecektir.

16 Temmuz 2013 Salı

Kısa Pas Taktiği

Genel Olarak

Bu taktikte takımınızdan kısa paslarla oyuna dahil olmalarını istersiniz.Bu taktikte temponuz olabildiğine düşüktür ve takımınız böylece çok yorulmaz.Bu yüzden kısa pas taktiği yeni başlayan yahut genç takımlarda uygulanabilir.

Burada üzerinde durulması gereken bir konu tempo durumudur.Kısa pas oynayan takımlar direkt top yapamayan takımlardır demek abes olur.Bu yüzden tempoyu düşürmek pasların güvencesi açısından önemlidir.Buna karşın tempoyu yer yer arttırmak sizin elinizdedir.Yer yer şok preslerle direkt topa dönmek makul gözükmekte.

Bu taktik belirli bir pozisyona da tatbik edilebilir.Örneğin defansçılarınızdan kısa paslarla orta sahaya top nakletmesini yahut sol bekinizden kısa paslarla oynamasını isteyebilirsiniz.

Genel olarak kısa pas taktiği genç ve yeni takımlarda tatbik edilmelidir.Şöyle ki direkt pas atan takımlar her açıdan olgunluk gerektiren takımlardır.Yeni ve genç takımlar bu olgunluktan yoksun oldukları için kısa paslarla oynamak belirli yeteneklerin ortaya çıkmasına sebep olacaktır.Futbolda pas evrimi kısa paslarla başlar.

Tavsiyeler

1.Genel olarak takımınıza kısa pas oynatmak yüksek bir pas tekniği ve ayağında top tutan oyuncuların varlığını gerektirir.Bu ise her takımda olabilecek bir şey değil.Bunun yerine belirli pozisyondaki oyuncularınıza kısa pas oynatarak  pasların doğru yere nakledilmesini sağlarsınız.

2.Barcelona ve İspanya Milli takımı kısa ve ayağa paslarla bir döneme damga vurmuştur.Ancak seyir zevki açısından izleyene gına getiren maçlar izledik bu sayede.Bu taktiği kullanan takımlarda ne oyuncular ne izleyenler zevk alır.Bu nedenle belirli pozisyonlara garantörsel kısa pasları tavsiye etmek makuldür.

3.Takımızında her oyuncunuza bir pas çeşidi önermeniz gerekir.Ben bekli sistemlerde beklere kısa pas oynatıyorum.Böylece top riskli alandan süratle ve güvenli bir şekilde çıkıyor.Bu yüzden defans hattına kısa pasları önerebilirsiniz ama unutmayın iyi bir libero ya defansif orta sahanız varsa.

Antrenman

1.İleride görselini vereceğim pas antremanlarından faydalanabilirsiniz.




14 Temmuz 2013 Pazar

Alternatif Galatasaray Kadroları(14.07.2013)

Kaynak:webaslan.com

Galatasaray'ın an itibariyle kadro alternatifleri...


Kadro 1: Muslera, Eboue, Chedjou, Semih, Hakan, Melo, Selçuk, Hamit, Sneijder, Drogba, Burak



Kadro 2: Muslera, Hamit, Chedjou, Semih, Riera, Melo, Selçuk, Engin(Erman), Sneijder, Drogba, Burak



Kadro 3: Muslera, Eboue, Chedjou, Semih, Riera, Yekta, Selçuk, Hamit, Sneijder, Drogba, Burak



Kadro 4: Muslera, Hakan, Chedjou, Semih, Hamit, Yekta, Selçuk, Sneijder, TRANSFER, Drogba, Burak

ŞAMPİYONLAR LİGİ ALTERNATİFLERİ...



Kadro 5: Muslera, Eboue, Chedjou, Dany, Riera, Melo, Selçuk, Sneijder, TRANSFER, Burak, Drogba



Kadro 6: Muslera, Eboue, Chedjou, Dany, Riera(Transfer), Melo, Selçuk, Hamit, Sneijder, TRANSFER, Drogba(Burak)

9 Temmuz 2013 Salı

Kanat Organizasyonları Çalışma ve Kaleciye Yan Top Çalışması

Kazanımlar

1.Kanat organizasyonları ile oyuncularınız kanata oyun yıkma özelliklerini geliştirecektir.

2.Orta yapma tekniği şut ve orta tekniğinin birleşimi ile oluşur bu antrenman ile oyuncularınızın orta tekniği gelişecektir.

3.Kalecilerin en önemli özelliklerinden biri sıçrama ve pozisyon almadır bu antrenman ile kalecinizin sıçrama yeteneğini geliştirecek ve uygun müdahaleleriniz ile pozisyon almasını 
öğretebilceksiniz.


UYGULAMA






C ve D köşede , A ve B oyuncuları ceza sahası önündedir.C ve D orta yaparlar aynı anda A ve B topa doğru koşar ve direk kaleye vurur.A ve B çapraz ya da düz koşularla iki direğe dikine koşu yaparlar bu durumda kalecinin pozisyon alması sağlanır ve topa ayakla müdahale yapılması istenir.A ve B grubu oyuncuları daha sonra drup değiştirerek sıraya girerler.

5 Temmuz 2013 Cuma

Taç atışı nasıl yapılır?-F.O.K.

1-Öncelikle taç atışı yapacak oyuncunun hakemin belirlediği taraftan olmalıdır.

2-Taç atacak oyuncu topu başın üstünden ve arkasından topu gererek atmalıdır.

3-Taç atacak oyuncunun vücudu sahaya dönük olmalıdır.Oyuncunun ayağı taç çizgisine değebilir.Ancak bu çizginin sahaya bakan kısmında taşma yapamaz.

4-Ayakların paralel olmasına gerek yoktur tek kural oyuncunun ayaklarının içeride kalmasıdır.

5-Rakip oyuncular ez az 2m geride durmalıdırlar.

6-Taçtan gol ve ofsayt olmaz.

Örnek bir taç atışı



İhlaller ve Cezaları kısmını Futbol Oyun Kurallarından direkt iktibas ediyorum.


İhlaller ve Cezalar

Taç atışı kaleciden başka bir oyuncu tarafından yapılırsa:
Top oyuna girdikten sonra, tacı atan (elle oynaması dışında), top başka bir oyuncuya dokunmadan
önce, topa ikinci kez dokunursa:
• ihlalin yapıldığı yerden rakip takım lehine bir endirekt serbest vuruş verilir
(bakınız Kural 13 – Serbest Vuruş Pozisyonu).
Top oyuna girdikten sonra ve başka bir oyuncuya dokunmadan önce, tacı atan bilerek topa
elle müdahalede bulunursa:
• ihlalin yapıldığı yerden rakip takım lehine bir direkt serbest vuruş verilir
(bakınız Kural 13 – Serbest Vuruş Pozisyonu),
• ihlal, tacı atanın ceza alanı içinde yapıldıysa bir penaltı vuruşu verilir.

Taç atışı kaleci tarafından yapılırsa:
Top oyuna girdikten sonra, kaleci (elle oynaması dışında), top başka bir oyuncuya dokunmadan
önce, topa ikinci kez dokunursa:
• ihlalin yapıldığı yerden rakip takım lehine bir endirekt serbest vuruş verilir
(bakınız Kural 13 – Serbest Vuruş Pozisyonu).
Eğer, top oyuna girdikten sonra ve başka bir oyuncuya dokunmadan önce, kaleci bilerek topu
elle oynarsa:
• ihlal kalecinin ceza alanı dışında yapılmışsa, yapıldığı yerden rakip takım lehine bir direkt
serbest vuruş verilir (bakınız Kural 13 – Serbest Vuruş Pozisyonu),
• ihlal kalecinin ceza alanı içinde yapılmışsa, yapıldığı yerden rakip takım lehine bir endirekt
serbest vuruş verilir (bakınız Kural 13 – Serbest Vuruş Pozisyonu).
Eğer, bir rakip oyuncu tacı atan oyuncuyu sportmence olmayan şekilde şaşırtır veya engellerse:
• sportmenliğe aykırı davranışından dolayı ihtar verilir.
Bu kuralın diğer herhangi bir şekilde ihlalinden sonra:
• taç atışı rakip takımın bir oyuncusu tarafından yapılır.





4-3-3 Oyun Sistemi


Bu sistem 1962 yılından sonra uygulama alanı bulmuştur. İngiltere ve Almanya 1962 yılında bu sistemi uygulamış ve 1965 yılında ise İsviçre’ye kadar yayılmıştır.

Sistemde büyük oranda 4-2-4 sisteminin etkilerine rastlanır. Tek değişiklik hücum oyuncularından bir tanesinin orta sahayı kuvvetlendirmek için geriye çekilmesidir. Orta sahanın üç oyuncu ile kontrol edilmesi sonucunda, hücuma çıkan bek oyuncularına zemin hazırlamıştır. Sistem eksiksiz uygulandığı takdirde orta alan oyuncuları ile savunmanın dengesi hiç bozulmaz. Oyuncuların rahatça görev değişikliği yapabilecekleri bir oyun sistemidir.


4-3-3 Oyun Sistemi
4-3-3 Oyun Sistemi


Bu sistemde defans dörtlüsü 1 libero 1 stoper 2 full bek olarak iş bölümü yapabilir.Böyle bir durumda libero adam markajı yapmadan stoperi rahatlatcaktır.Full bekler oyuna katılımı sağlayan ve tercihen derinlemesine koşu yapabilen oyuncular olmalıdırlar.
Orta saha 3'lüsü sistemin en can alıcı noktasıdır.Orta saha oyuncuları taktiksel düşünce gereği çeşitli şekillerde sahaya dizilebilirler. Orta sahalarından birisi  defansa ya da hücuma yönelik oynatılabilirler. Aynı şekilde birisi savunmaya, diğeri hücuma yönelik olacak şekilde dizilebilirler ve bu aynı zamanda aralarında bir kademe oluşmasına da yardımcı olur. Orta saha oyuncularının kondisyonlarının çok iyi olması gerekir ve özellikle orta alanın ortasında görev yapan oyuncusunun iyi bir oyun kurucu olması yanında futbol için gereken bütün özellikleri taşıması gereklidir. Genellikle bütün bu özellikleri taşımak mümkün olmayacağından takımlardaki en yetenekli oyuncular bu alanda görev yaparlar.

Kanat oyuncuları derinlemesine koşu yapabilen,top tekniği olan ayağında top tutan oyunculardan seçilmelidirler.Bu durumda İleri Kanat oyuncusu aslında forvet oyuncusudur.Futbol deyimiyle bir ML-MR değil bir AML ya da AMR dir.Yani Attacking Midfielder Left/Right.Bu sistemde Burak Yılmaz sağ kanat Musa Sow sol kanat olrak oynayabilirler.İleri Uç oyuncu olarak  seçilen oyuncu önde basabilen ve bitiricilik yeteneği olan oyunculardan seçilmelidirler.

Özetle, bu sistem bir varılan sistemdir.Bu sistemi uygulayacak takımlar uzun ve zahmetli uğraşlardan sonunda hem teknik hem taktik idmanlar neticesinde kurulurlar.Bu yüzden 4-3-3 sistemi dünya futbolunda az görülen bir sistemdir.Hele Türk liginde bu sistemi uygulama garabetini gösterirseniz henüz sonuç alamadan kovulacaksınızdır.Çünkü 4-3-3 hemen ortaya çıkacak bir sistem değildir.


Tavsiyeler

1-Libero tarzı oynayan oyuncunuzun kondisyonuna dikkat edin.
2-Orta saha iş bölümünüzü maç öncesi kontrol edin.Rakip takımı tanımıyorsanız başka bir sistemle başlayıp rakibi tanıdıktan sonra faal iş bölümünü oyuncuya aktarıp oyuna devam edebilirsiniz.
3-Rakip takımın orta sahasına dikkat edin.Karşınızda kurt bir hoca varsa ve sisteminizi anlarsa orta saha 3'lünüzün pas yollarını kapatıp sisteminizi çökertebilir.
4-Beklerinizi orta sahaya yaklaştırdığınızda hızlı kontra atak yiyebilirsiniz,bu duruma dikkat edin.


Dezavantajlar


Bu sistemde en büyük dezavantaj orta saha da örneğin 3-5-2 oynayan bir takıma karşı kullanıldığında oluşabilecek sıkıntılarlardır.Bu durumda bir kritik yapmanız gerek.Eğer orta sahanız oyun sisteminizi iyi biliyor ve sizde takımınıza bu mantığı öğrettiyseniz pas yollarınız çeşitliysetereddüt etmeden sisteminizi uygulayın,ancak yeni veya sıkıntılı bir takımdaysanız derhal sistemi değiştirin.


Avantajlar


Bu sistemin en büyük avantajı 3 adet forver oynatabilmektir.Bu da sizin atak futbolu oynadığınızı gösterir.

4 Temmuz 2013 Perşembe

29 Haziran 2013 Cumartesi

4-4-2 Diamond Sistemi

Bu sistem 4-4-2 atak ve 4-4-2 defans sistemlerinin karışımı olan bir sistemdir.Galatasaray'ın  oynadığı son olarak Schalke maçında oynadığı sistemdir.Orta Sahadan defansın gerisine atılan topları engellemeye yönelik DOS ile kurgusal oyun özelliğine sahip OOS bu sitemde önemli bir yere sahiptir.





Bu sistem orta saha dörtlüsünün oyun kuruculuğuna ve oyuna katılımına bağlıdır.Bu sistemde en önemli kısım orta saha dörtlüsüdür.Ancak sadece bu sisteme bağlı kalmış takımlar mutlaka fire vereceklerdir.Zira orta saha dörtlüsünün genel pas trafiği kesilirse sistem aksayacaktır.Bu yüzden 4-4-2 Diamond sistem sahibi teknik adamın mutlaka alternatif bir sistemi yahut pas akışı vardır.

Ben bu sistemde komple bek değil kanat bek oynanılmasının mümkünse daha tehlikeli olacağını düşünüyorum.Bu durumda defansif orta saha oyuncusu defans ikilisinin arasına girdiği vakit kanat bekler oyuna katılacak böylece 3-5-2 tarzı bir sisteme dönülmüş olacaktır.Aslında bu durumda 4-4-2 D. kopuş olup 4-1-3-2'ye yakın bir sistemdir.Ancak yukarıda belirttiğim gibi bu bir alternatif olmalıdır.

Defans 2'lisine ekstra bir görev beklenmemektedir ancak son adam tarzı oynayan defansın uzaklaştırdığı toplarda orta saha 4'lüsünün dikkat etmesi gerekmekte ve teteikte olmaktadır.

Ofansif Orta Saha oyuncusunun önemli bir özelliği diğer orta sahaları da yönlendirecek olmasıdır.Kanat orta sahaların oyuna katılımını belirleyecek ve pas ve şut dağılımını yaptıracaktır.Bunu Defansif orta saha oyuncusundan beklemek mümkün olabilir ancak defansif orta saha oyuncusunun ataklara katılması teknik bir takım değilseniz kontra yemenize sebep olacaktır.Bunun yerine uzun boylu ve hava hakimiyeti olan bir defansif orta saha oyuncusu ribaundları ve geri hava toplarını alcaktır.

Kanat Orta Sahalar antrenörün tercihine göre kanatlarda basma ve çizgiye düşme gibi görevleri yerine getirebilir ama bence Ofansif orta saha oyuncusunun kontrolü altında olursa böylece orta saha 4'lüsü oyuna tam anlamıyla katılacaktır.

Forvetde 2 tane merkez forvet oynatılsa da bir oyuncunun poacher tarzında oynatmak benim işime gelir.Türk Futbolunda poacher pek yetişmez.Bir poacher yetiştirmek zor ve zahmetlidir.Bunun nedeni poacherların fizik ve teknik güçlerinin orantılı ve gelişmiş olmasıdır.Bir poacher buldu mu kaçırmaz.Bunu yetiştirmek bir antrenör için hem zor hem zahmetlidir.Ancak poacher tarzı oynatmak hem oyuna neşe hem de hava katacaktır.

Souç olarak 4-4-2 D. Sistemi atak oynayan takımların sistemidir.Dengeli ve ayakta top tutmaya dayanır.Top bizde olsun gol zaten gelir , diyen teknik adamların başvurduğu bir sistemdir.Bu sistemdeki takımları oynamak sıkıcı geliyor bana.Zaten ligimizde ve dünyada rağbet gören bir sistem değildir.

Son olarak diyoruz ki : " YAŞASIN ATAK FUTBOLU"